Ananasın Faydaları

Ülkemizde yeni yeni yaygınlaşmaya başlayan ananas yüksek besin değeri ile en faydalı meyveler arasında yer alıyor. C vitamini bakımından en zengin meyvelerden biri olan ananas bu özelliği ile cilt, saç ve tırnak sağlığının korunmasından çeşitli hastalıklara karşı vücudun direncinin artırılmasına kadar pek çok noktada etkili bir meyve.

Ananasın bir diğer önemli özelliği ise sadece bu meyvede bulunan bazı enzimlerin sindirimi kolaylaştırarak yağ yakılmasını hızlandırması. Bu nedenle kilo vermek için oluşturulan pek çok diyet listesinde ananası görebilirsiniz.

Tüm bunlara ek olarak besin lifi bakımından zengin ananas kabızlık başta olmak üzere çeşitli sindirim sorunlarına karşı tüketilmesi önerilen meyveler arasında ilk sıralarda geliyor.

Ananasın Faydaları Nelerdir?

Antioksidan: Suda çözünür antioksidan vitaminler arasında bulunan C vitamini sayıları arttığında damar tıkanıklığı, diyabete bağlı kalp hastalığı, solunum yolu hastalıkları ve daha pek çok hastalığın önünü açan serbest radikalleri dengeleyerek vücudu koruyor. C vitamini aynı zamanda sağlıklı bir bağışıklık sistemi içinde önemli vitaminler arasında yer alıyor.

Makula Dejenerasyonu: Sarı nokta hastalığı olarak bilinen ve bir retina hastalığı olan makula dejenerasyonu daha çok 55 yaşından sonra görülen ve gerekli tedavi yapılmadığı takdirde görme kaybına yol açabilen bir göz hastalığıdır.

Sarı nokta hastalığı üzerine yapılan araştırmalar A, C ve E vitaminleri bakımından zengin bir beslenmenin bu hastalığa yakalanma riskini önemli oranda azalttığını ortaya koyuyor.

Uzmanlar sarı nokta ve diğer göz hastalıklarından korunmak için aralarında ananasın da bulunduğu antioksidan vitaminler bakımından zengin meyve ve sebzelerin daha sık tüketilmesini öneriyor.

Bromelain: Ananasta bulunan ve gıdalarla alınan proteinlerin sindirimi sırasında kullanılan enzimlerin karışımı olan “bromelain”in pek çok faydası bulunuyor.

İltihabı önleyen bromelain enzimi vücudun su tutmasına bağlı şişliği azaltıyor, gut hastalığının tedavisine yardımcı oluyor, proteinlerin sindirimini hızlandırarak sindirim sistemine katkıda bulunuyor.

Aynı zamanda iltihapla birlikte görülen sinüzit ve artrit (eklem iltihabı) gibi hastalıkların belirtilerini hafifletiyor.

Kanser: Son yıllarda yapılan araştırmalarda ananasa özgü bromelain enziminin laboratuvar hayvanlarında bağışıklık sistemine zarar vermeden kanser hücresi sayısı azalttığı sonucu elde edilmiş.

Ancak bu araştırmalarda ananastan elde edilen bromelain enzimi hayvanlara enjekte edilerek kullanılmış. Yani sadece ananas yiyerek kanserli hücrelerin azalmasını sağlamak şu aşamada pek mümkün görünmüyor. Üstelik bu konuda insanların katılımıyla yapılacak daha fazla sayıda araştırmaya ihtiyaç duyulmakta.

Diş Etleri: Yetersiz beslenmenin ilk etkilerini diş etlerinde görmek mümkündür. Özellikle yeterince C vitamini almamak diş eti hastalıklarına neden olan bakterilerin çok daha hızlı üremesine neden oluyor.

Buffalo Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmaya göre günde 60 mg’dan (yaklaşık 1 ananas) daha az C vitamini alanların almayanlara oranla 1.5 kat daha fazla diş eti iltihabına (gingivit) yakalanma riski bulunuyor.

Kemik Sağlığı: Ananasta bol miktarda bulunan manganez minerali kalsiyum, çinko ve bakırla birlikte kemik sağlığı açısından en önemli elementler arasında yer alıyor.

Ananas bu özelliğiyle kemik dokusunun içinde anormal derecede boşluklar oluşmasına neden olan osteoporoz tedavisinde tüketilmesi önerilen meyveler arasında il sıralarda. Manganez aynı zamanda bademcik iltihabı, selenyum zehirlenmesi, kanserden korunma, yüksek kolesterol ve karaciğerin temizlenmesinde öne çıkan bir element.

 

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir