Gülsim Ali İlhan “Bulgaristan’da Türk dizilerini izlerken oyuncu olmaya karar verdim. İlk işim Türkçe’yi iyi şekilde öğrenmek oldu. Ardından oyunculuk üzerine eğitim aldım” dedi…
Ekranın sevilen ve sevimli dizisi Hanım Köylü’de İlkgün karakteriyle izlediğimiz Gülsim Ali İlhan’ın (26) bu ilk başrolü… Bu nedenle hem heyecanlı hem de iddialı… Onunla Marmaris’te çekilen diziyi ve rolünü konuşmadan önce nereden gelip nereyi hedeflediğini öğrendik.
– Gülsim Ali İlhan önce kendisini tanıtabilir mi?
Bulgaristan’ın Rusçuk kentinde 1995’te dünyaya geldim. Annem ve babam Türk. Rusçuk’ta arkadaşlarım, çevrem çok güzel olduğumu, mutlaka bir yarışmaya katılmam gerektiğini söylerdi. Derken, 2009’da henüz 14 yaşındayken güzelliğim tescillendi.
– Bu nasıl oldu?
2009 Super Model Ford Models Bulgaria Yarışması’na katıldım ve birinci seçildim. Kanatlarım yoktu ama ben mutluluktan uçuyordum adeta. Bir ay sonra Brezilya’da düzenlenen Ford Models Of The World Yarışması’nda Bulgaristan’ı temsil ettim. Bir süre modellik yaptım.
– Gelelim oyunculuk serüvenine…
2008 yılında Bulgaristan’da Türk dizileri yayınlanmaya başlamıştı. Türk dizilerini çok seviyordum ama Bulgarca izlemek zorundaydım.
– Neden?
Türkçem yeterli değildi. O dizileri izlerken oyuncu olmaya, Türkiye’ye gelmeye karar verdim.
– İlk oyunculuk denemen?..
Son Yaz Balkanlar 1912 dizisinde oynadım. Çekimlerin Makedonya’da olduğu sürelerde kamera önüne geçtim.
– Sonra…
Sonra Türkiye’ye geldim, Türkçeyi öğrendim, geliştirdim. Başkent İletişim Akademisi’ne girdim, temel oyunculuk ve diksiyon üzerine dersler aldım. Seddülbahir 32 Saat adlı dizide kamera önüne geçtim. Ardından Son Çıkış adlı projede yer aldım.
– Şimdi de Hanım Köylü dizisindesin. Rolünle ve diziyle ilgili neler söylersin?
Hanım Köylü, küçükten büyüğe herkesin kendinden bir şey bulabileceği eğlenceli bir dizi. Kadınlara gösterilmesi gereken saygıyı ve sevgiyi masalsı bir yolla anlatıyoruz. Gerçek saf aşkı, komşuluk ilişkisi, aile bağları ve kardeşliği de içinde barındırıyor.
– İlkgün karakterini canlandırıyorsun… Nasıl birisi İlkgün?
İlkgün ailenin dört kızından en büyüğü, köy kadınlar heyetinin de en genç üyesi. Babasına, kız kardeşlerine ve köyüne çok bağlı bir kız. Hayatında hiç âşık olmamış, Ferit’le tanıştıktan sonra ise hayatı bambaşka bir yöne gidiyor.
– Bu senin ilk başrolün… Heyecan var mı?
Elbette heyecanlanıyorum. Başta yapımcımız Faruk Turgut olmak üzere herkes bana inandı. Ben de elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum.
– Dizinin Marmaris’te çekilmesi avantaj mıdır?
Benim için böyle cennet gibi bir yerde çalışmak büyük bir şans diyebilirim. Doğa ile iç içeyiz. Deniz, yeşillik, temiz hava, bol oksijen… Daha ne olsun. Çok keyifli bir setteyim.
– Marmaris’i ilk görüşün mü?
Daha önce Marmaris’i hiç görmemiştim. Tek kelime ile “cennet”. Biz bu diziyi cennette çekiyoruz (gülüyor). Bölge insanları samimi, sıcak ve çok içtenler. Kısa sürede birbirimizi çok sevdik.
– Böyle bir köyde yaşamak ister miydin?
Her kadın gibi ben de kadınların saygı ve sevgi gördüğü yerde yaşamak isterim elbette. Bu çok önemli…
– İlkgün’le Gülsim’in ortak özellikleri var mı?
İlkgün ve ben, ayrı dünyaların insanlarıyız. Benzemiyoruz. Ortak özelliğimiz, her ikimizin de aile bağlarımızın güçlü olması diyebilirim.
– Yusuf Çim’le kamera önünde nasıl bir sinerji oluşturdunuz?
Yusuf’la enerjimiz tanıştığımız ilk günden itibaren tuttu. Bunu da televizyona yansıtabiliyor olmamız en büyük isteğimiz. İlk bölümler itibarıyla aldığımız tepkiler de olumlu yönde olduğu için bizi çok iyi motive etti.
– Gelecekle ilgili hedeflerin, planların nedir?
Şu anda önceliğim başarılı bir oyuncu olabilmek. Bunun için elimden gelenin en iyisini yapmaya gayret ediyorum. Günün birinde yaptığım işle anılmak en büyük hedefim. Zirveye çıkacağıma da inanıyorum.
– Oynamak istediğin farklı bir karakter var mı?
Hürrem ve Kösem gibi güçlü bir Osmanlı kadınını canlandırmak isterim.