Kendini sağlıklı yaşama adamış bir isim

Londra’da pilates uzmanlık eğitimi alan ve Türkiye’de yazılan ilk pilates kitabının yazarı olan Umay Villa: “Vücudumuza erzak dolabı muamelesi yapmamalı, mutlaka spora vakit ayırmalıyız” diyor. Umay Villa, detoks ve pilates hakkında merak edilenleri KARAR.com okuyucularıyla paylaştı.

İnsanlara başarısı ve disipliniyle güven veren bir kadın düşünün ki, pilates DVD’leri ve kitaplarıyla da, sizi her zaman hayalini kurduğunuz sonuca götürüyor. Pilates ve detoks denince akla gelen ilk isimlerden biri olan Umay Villa ile hem yeni kitabı, ‘5 Günlük Detoks ile Yağlara Veda’ hem de beslenme ve spor üzerine keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Umay Villa’nın hayata bakışı, sizi de harekete geçirecek!

Kendi hikayenizi ve özellikle Pilates’e başlama hikayenizi bizimle paylaşır mısınız?

Pilatese başlamam 1997 senesinde, o zamanlar yaşadığım Viyana’da kızımın doğumundan sonra oldu. Doğumdan sonra kilo vermek kolaydı ama aldığım fazla kilolardan dolayı vücudu sıkılaştırmak ve hamileliğin yol açtığı duruş bozukluklarım için en iyi yöntemin pilates olacağını doktorum tavsiye etmişti. Öncelikle pilates özel derslerine başladım ve çok kısa sürede -elbette dengeli beslenme ve düzenli fitness yapmamla birlikte- eski halime döndüm. Daha sonra ise bu işte uzmanlaşmak için ciddi bir eğitimden geçmek istedim ve Londra’da 1,5 senelik uzun bir eğitimin ardından, pilates uzmanlık belgemi aldım.

565da22067b0a912ec0dd330

“Pilates, vücudun daha sıkılaşmasını ve daralmasını sağlar”

İnsanların çoğu pilatesi zayıflamak için yapıyor. Oysa pilatesin zayıflatmanın dışında vücut için pek çok artısı var. Pilatesin faydaları ve amaçlarından bahseder misiniz?

Pilatesin kilo verdirdiği söylemi sadece Türkiye’ye özgü bir durum çünkü biz millet olarak yemeye içmeye meraklıyız. Düzenli spor yapma alışkanlığı olmadığı için de çoğu kişinin hayali hep kilo vermek… Pilates kilo verdirmez. Kilo vermek, yağ yakmak için nabzı hızlandıracak kardiyovasküler egzersizler ve elbette dengeli beslenme gerektirir. Pilates, vücudun daha sıkılaşmasını ve daralmasını sağlar. Kiloda oynama olmadığı halde vücut daha törpülenir, daralır, vücuttaki sarkmalar yok olur;  ama rakam olarak bakarsak pilates bir değişiklik yapmaz. Pilates, sırt ve derinlerde kalmış karın kaslarını güçlendirdiği için de duruş düzelir ki bu da, bizi daha uzunmuş gibi gösterir.

Kilolu ya da aşırı kilolu insanlara da pilatesi önerir misiniz? 

Kilolu kişilerin pilates yapmasında bir sakınca yoktur, fakat amaç kilo vermek ise yanında mutlaka kardiyo yapmaları gerekmektedir. Dediğim gibi pilates ile kilo verilmez. Fakat amaç kilo vermek değil vücuttaki çıkıntıları, fazlalıkları törpülemek ise o zaman pilates ve dengeli beslenme yeterli olur. Çok fazla  kilolu insanlara, hele bir de düzenli spor yapma alışkanlıkları yok ise pilatese çok hızlı giriş yapmalarını tavsiye etmem. Çünkü fazla kilolardan dolayı zaten omurgaya fazla yük binmiştir ve pilatese tam anlamıyla hakim olmadan, tek başlarına pilates yaptıklarında sakatlanma riskleri fazladır. Pilatese, ya uzman bir hoca eşliğinde ya da biraz kilo verdikten sonra yavaş yavaş pilates stüdyolarında ya da güvendikleri pilates DVD’leriyle başlamaları daha sağlıklı olur.

Pilates, spor yapmaktan hoşlanmayalara tavsiye edilebilir mi? Çünkü çevremizde herhangi bir spor dalıyla form tutmak yerine pilatese gitmeyi tercih ettiğini söyleyenler çoğalıyor. Ne düşünüyorsunuz?

Pilates, kendinizi iyi hissedeceğiniz ve 6 -7 dersten sonra değişimi gördüğünüzde daha da motive olacağınız bir egzersiz türüdür. Eğer sorunuz, “Pilates tek başına fit bir vücut için yeterli midir?” ise cevabım “Hayır.” Çünkü sadece pilates yaptığınızda vücut bir süre sonra dirence geçer ve hem gelişim hem de değişim durur.

Spor yapan insanlar, nedense hep daha fazla yemek yeme hakları olduğunu düşünür. Sadece spor yapmak yeterli mi? Hedefe ulaşmak için doğru egzersizi sağlıklı bir diyetle buluşturmak şart mı?

Bizlerin çocukluğu ve gençliği ailelerimizden, çevremizdeki insanlardan spor yapıyorsan istediğini yiyebilirsin laflarıyla geçti; fakat bu yanlış… Yediğinden fazlasını yakamıyorsan kilo alırsın. Hele ki, 35 yaşından sonra yavaşlayan metabolizmalardan dolayı yediğinin yarısı, yaptığının 2 katı dönemine girilir. Spor yapmak metabolizmamızı hızlandırır; ama bu her istediğimizi yiyip içme özgürlüğü vermez.

Zaman zaman kaçamaklar yaptığınız oluyor mu? Dengeyi sağlamak için kaçamak yaptığınız günün sonrasında nasıl davranıyorsunuz? Bu konuda tavsiyeleriniz var mı?

Kaçamaklar elbette oluyor, olmamasına imkan var mı? Yemek yemek, her sağlıklı insanı mutlu eden bir eylemdir ve bir ömür ‘onu yeme bunu yeme’ ile geçmez. En azından benim için geçmez. Kaçamak yaptığımda biliyorum ki ertesi gün bedelini daha fazla spor yaparak, daha fazla sıvı alarak ve daha hafif beslenerek ödeyeceğim.

Konu egzersiz ve beslenme olduğunda en çok hangi hataları yapıyoruz? Sağlıklı bir beden ve yaşam için hangi yanlışları düzeltmemiz lazım?

Egzersiz yaparken; çok çabuk sonuç alma bekleniliyor. Hızlı sonuç alamayınca motivasyon hemen düşüyor. Ayrıca “İki hafta sonra evleniyorum veya üç hafta sonra tatile çıkacağım çok acele kilo vermeliyim” diyen aceleciler,  artan stres hormonlarından dolayı kilo veremiyorlar. Çünkü her şeyi gereğinden fazla yaparak veya yapmayarak vücudu dirence sokuyorlar.

Beslenmede ise en büyük hata akşam yemeklerinde oluyor. Bana göre yenilen ağır, kalorili akşam yemekleri, kilo alımının en büyük sebebidir. Akşamları hem çok yemek yeniliyor hem de geç saatlerde yeniliyor. Arkasından elbette TV başında meyve, kuruyemiş fasılları ise daha da fena oluyor.

detoks-kitap_3d

‘5 günlük detoks ile yağlara veda’ isimli yeni kitabınızdan biraz bahseder misiniz? Sizce kitabınızı diğerlerinden farklı kılan ve bir adım öne çıkaran nedir? Bu kitap hayatımızı nasıl değiştirecek?

Bir seneden beri instagram’da, kapalı grupta, ciddi sağlık problemi olmayan ve bir türlü kilo veremeyen insanlara detoks yaptırıyorum. Şimdiye kadar 7 binden fazla kişi, gruplarıma katıldı ve kilo verdi. Herkesle birebir ilgilenebilmek için belli sayıda kişiyi gruplarıma alabiliyordum. Şimdiye kadar detoks gruplarıma katılamayan kişilerin de yararlanabilmesi için yaptırdığım detoks programlarını ‘5 günlük detoks ile yağlara veda’’ adlı kitabımda topladım. Ayrıca çok yararlanacakları yağ yakma, kardiyo çeşitleri, kardiyonun yararı gibi bilgileri de kitaba ekledim. Kitabım ‘Alfa Yayınları’ndan piyasaya çıktı ve bu yazın en çok satan diyet kitabı olduğu için de çok mutlu oldum.

Neden 5 gün?

Çünkü detoks programlarımda 2’nci veya 3’ncü gün beslenme sistemi değiştiği için vücut bir felaketle karşı karşıya olduğunu zannederek dirence girer, bu direnç ertesi gün atlatılır ve 5’nci güne kadar programa tam uyulursa vücut sorunsuz bir şekilde 5 günlük detoksu, ciddi oranda yağ yakarak bitirir. Detoks bittiğinde ise vücut bu tempoya alışmıştır ve tekrar bir değişiklik yapılması gerekmektedir, işte biz 5 günde detoksu bitiriyoruz ki, vücut detokstaki beslenme ve egzersiz şekline alışıp, yağ yakımının azalmasına neden olmasın. Detoks bitiminde herkesin 2 gün abartmadan istediği gibi beslenmesini istiyorum, hemen arkasından kitaptaki 2 haftalık koruma programına geçiliyor ve yağ yakımı devam ediyor.

“Fazla kilo, hem ruhen hem de bedenen yıpratıcı”

Metabolizmamız günah keçisi gibi… Sık sık “metabolizmam çok yavaş” bahanesinin arkasına saklanıyoruz. Neler yapabiliriz metabolizmayı hızlandırmak için?

Metabolizmayı hızlandırmak için öncelikle egzersiz şart, o olmadan metabolizma hızlanmaz. Ayrıca şok diyetlerden uzak durmak da çok önemlidir.

Gündelik hayatta çoğu kişinin yoğun bir temposu var. Spor yapmaya vakti olmayanlara neler tavsiye edersiniz?

Spor yapmaya vaktim yok cümlesini anlayamıyorum. Televizyonda seyredilen bir dizi minumum 1,5 saat, herkes bu 1,5 saat içinde evinde veya dışarıda sporunu yapabilir. Bahsettiğimiz günde 1-1,5 saat egzersiz ve bunun için istenilirse zaman yaratılır.

Son olarak, herkes sizin gibi olabilir mi? Okuyucularımızı motive etmek adına neler söyleyebilirsiniz?

Herkesin benim gibi olmasını beklemiyorum çünkü hepimiz farklıyız. Herkes, elindeki malzemenin en iyisini kullanabilmeli… Vücudumuza erzak dolabı muamelesi yapmamalıyız ve mutlaka, ama mutlaka spora vakit ayırmalıyız. Fazla kilo, hem ruhen hem de bedenen yıpratıcı. Ne yenilen yemekten, ne alışverişten hiçbir şey anlamıyor insan. Kilo aslında mutsuz ediyor.

Detoks gruplarınıza katılan ünlü isimler de var mı?

Gruplarıma yurtdışından ve yurtiçinden katılanlar oluyor. Ünlü ünsüz fark etmiyor ve herkese aynı şekilde davranıyor ve yönlendiriyorum. Tanıdık isim olarak; Ayşe Arman, Yazgülü Aldoğan ve Ayşe Özyılmazel’i söyleyebilirim…

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir