Sabah kalkıldığında bembeyaz bir manzarayla karşılaşmak herkesi mutlu eder. Fakat çok sevilen karın gözlerimize olumsuz etkileri mevcut. Kar körlüğü adı verilen bu olumsuz etki korunması ve tedavi kolay bir rahatsızlık. Ancak bu durum ilerlerse muhakkak bir doktora gidilmelidir.
Kar körlüğü nedir?
Kar körlüğü, güneş ışıklarının karlı, buzlu zeminlerden yansıyarak gözdeki kornea tabakasını yakmasıdır. Fakat bu olay sadece kar ve buz kaplı zeminlerde değil durgun su yüzeyi açık ve düzlük alanlarda da olmaktadır. Korneaya zarar veren unsur ise güneş ışınları içinde bulunan morötesi ışınlardır.
Kar körlüğü nasıl olur?
Göz yapısı gereği ortamda ışık miktarı azaldığında daha fazla ışık almak için büyümekte, ortamdaki ışık artığında ise kendini korumak için küçülmektedir. Göz merceğinin daha fazla ışık almak için büyüdüğü bulutlu havalarda göz merceğinden içeri daha fazla ışık girerek korneada yanık oluşturmaktadır.
Kar körlüğü belirtileri
Kar körlüğünün ilk belirtileri arasında gözde kuruma ya da sanki gözde kum tanesi varmış gibi hissetmek bulunur. Ayrıca gözde ışığa karşı aşırı hassasiyet, gözden sürekli yaş gelmesi, gözde ağrı hissedilmesi belirtiler arasındadır.
Bunlar dışında bu belirtiler biraz daha ilerlerse gözleri hareket ettirmek ve açıp kapatmada zorlanmalar olup gözlerde şişlikler oluşabilir. Korneada oluşan yanık nedeniyle geçici görme kayıpları yaşanabilir.
Kar körlüğü tedavisi
Yapılacak ilk iş gözün ışığa daha fazla maruz kalmasını önlemektir. Mümkünse gözün yıkanması ve yoğun gözyaşı tedavisi uygulanabilir. Ayrıca göz pansuman ile kapatılabilir ya da göz kapakları üzerine soğuk kompres uygulanabilir.
Fakat bu durumda göz kesinlikle ovuşturulmamalıdır. Çünkü kuruluk sebebiyle göz kapağı ve gözün birbirine aşırı sürtünmesi ile ağrıya neden olabilir.
Kar körlüğüne karşı alınacak önlemler
-Şiddetli ışık kaynaklarına doğrudan bakılmamalı
-Ultraviyole yani koruyucu özelliği olan gözlükler kullanılmalı
-Gözün karla temasını engellemek için mümkün olduğu kadar koyu nesnelere bakmaya çalışılmalı
-Göz kuruluğu olan hastaların soğuk havalarda mutlaka gözyaşı tedavilerini ihmal etmemeli.