ALZHEİMER HASTALĞI İLE DEMANS ARASINDA FARKI NEDİR?
Terminolojide önemli karmaşalardan biri Alzheimer hastalığı ve Demans farkıdır. Demans yani bunama tek bir hastalık değil farklı hastalıklara bağlı ortaya çıkar. Demans hastalarında zihinsel fonksiyonlarda günlük yaşamı etkileyecek derecede bozulma olur. Bu beraberinde problem çözme, planlama, davranışların kontrolü gibi yetenekleri bozarken kişilik özelliklerinde de değişikliklere yol açar. Bellek bozukluğu demans seyrinde en sık ortaya çıkan yakınmadır.
HER UNUTKANLIK DEMANS ANLAMINA GELMEZ
Stres, zihinsel yorgunluk, uykusuzluk, çeşitli ilaçlar da unutkanlığa neden olabilir. Alzheimer, Demans grubu hastalıklar arasında en sık görülen hastalıktır. Alzheimer sıklıkla unutkanlıkla başlar ve zaman içinde dil ve görsel/mekansal fonksiyonları da bozar.
HASTALIK HANGİ YAŞLARDA BAŞLIYOR?
Alzheimer sıklığı yaşla beraber artış gösterir. 65-74 yaş arasında sıklığı yüzde 5 dolaylarındayken, 85 yaş üzerinde yüzde 40’a yaklaşmaktadır. Ancak Alzheimer hastalığının normal bir yaşlanma olmadığı unutulmamalıdır. Yaş, Alzheimer için en önemli risk faktörüdür. 65 yaşından sonrasında hastalık sıklığı her 5 yılda bir ikiye katlanır. Aile öyküsü de Alzheimer için önemli bir risk faktörüdür. Özellikle erken başlangıçlı Alzheimer’da genetik faktörler daha çok rol oynar. 60 yaşından sonra başlayan hastalıkta ise ailevi özellikler daha az rol oynamakla beraber çeşitli genlerin risk oluşturduğu bilinmektedir. Kolesterol taşıma görevi üstlenen ApoE proteinini kodlayan gen bunun için tipik bir örnektir.
TEDAVİSİ MÜMKÜN MÜ?
Ne yazık ki Alzheimer hastalığını durduran ya da tamamen geçiren bir tedavi yoktur. Ancak Alzheimer tedavisi dünya genelinde en çok araştırma yapılan konulardan biridir. Halen şikayetleri azaltmaya yönelik olarak iki ilaç grubu (asetil kolin esteraz inhibitörleri ve memantin) tedavide kullanılmaktadır.
NASIL TEŞHİS KONULUYOR?
Alzheimer şüphesi olan hastanın öncelikle şikayetleri dinlenir, muayenesi yapılır. Tanıyı desteklemek için unutkanlık ve beyin görüntüleme testleri istenir. Bazı durumlarda beyinomurilik sıvısı (bel suyu) alınması ya da EEG (beynin elektriksel etkinliğinin değerlendirilmesi) çekilmesi gerekebilir. Son yıllarda Alzheimer’a yönelik çığır açan görüntüleme yöntemleri gelişti. Beyinde ‘amiloid protein’ denilen proteinin birikimi karakteristik bir özelliktir. Amiloid pozitron emisyon tomografi ile şikayetler başlamadan 20 yıl önce hastalık görülebiliyor.