İstanbul Fransız Kültür Merkezi’nde 18 Nisan’a kadar sürecek olan ‘Actrices’ sergisi, 2013 senesinde hayatını yitiren Kate Barry’ye ve fotoğrafladığı 25 efsanevi kadına bir tür selam gönderiyor aslında. Jane Birkin gibi ihtişamlı bir kadının hayatına en yakından tanıklık etmek yeteneğini pekiştirmiş midir bilinmez; Catherine Deneuve, Sophie Marceau, Isabelle Adjani ve Monica Belluci gibi, en sıradan tabirle ‘perdede devleşen’ aktrisleri gösterişten uzak bir noktada fotoğraflayan Kate Barry’nin portrelerinde bu isimlerin önündeki ‘ünlü yıldız’ tanımı yok oluyor sanki. Haklarında methiyeler düzülen tüm o kadınlar en doğal ve haliyle de en kişisel yönlerini Kate Barry’ye ve onun kareleri üzerinden de bizlere sunuyor, eski bir dostumuzla samimi bir muhabbete koyulmuşçasına tanıdık bir his yaşatıyorlar.
Ailesinin diğer üyelerinin aksine kameranın önünde olmaktansa arkasından dünyayı izlemeyi tercih eden Kate Barry, üvey babası Serge Gainsbourg’un kendisine hediye ettiği Polaroid kamerayla başlayan fotoğrafçılık hikâyesi boyunca yolunu hep sahici karelerden yana çizdi. Sadeliği yücelten ışığında ise bu sahiciliği zahmetsiz bir ihtişama taşıdı. Dünyaca ünlü dergilerin sayfalarında da müzik albümlerinin kapaklarında da hep aynı özgün tavrını koruyarak…
Gazeteci ve fotoğrafçı Aline Arlettaz’ın küratörlüğünde ve Kate Barry’nin oğlu Roman de Kermadec’in katkılarıyla gerçekleşen ‘Actrices’ sergisi, onun yeteneğini en somut haliyle karşımıza çıkarıyor. Sergideki her bir portreyle birlikte ünlü aktrislerin hayatlarına dair duyulan merakın peşine takılarak hayaller kurmak ise bu yeteneği bir kez daha anmanın yollarından biri.