PARİS HAUTE COUTURE MODA HAFTASI 2. GÜN

İlkbahar/Yaz’16 Haute Couture 2. gün defilelerinin yorumları haberimizde.

Paris Moda Haftası tüm hızıyla devam ediyor! Dün gerçekleştirilen Haute Couture defilelerini yakından inceliyoruz:
fwa1a2a3 (1)

Karl Lagerfeld dün Grand Palais’ta kendi ekosistemini yarattı! İlkbahar/Yaz’16 Couture koleksiyonunu zen bahçesi haline getirdiği ve modellerin en sonunda ahşap bir oyuncak evin içinde buluştuğu merakla beklenen defile ünlüler tarafından da oldukça ilgi gördü. Diane Kruger ve Gwyneth Paltrow’un yanı sıra, Karl’ın çok sevdiği Cara Delevingne köpeğiyle birlikte onun tasarımlarını en ön sıradan izledi. Aslında ahşaplar, tahta topuklar ve kullanılan materyaller Lagerfeld’in çevreyi korumak için harekete geçtiğinin bir simgesiydi.

Chanel mirasının İlkbahar/Yaz 2016 sezonuna göre uyarlandığı koleksiyonda bej ve beyaz baskın renkler olarak öne çıktı. Chanel’in klasik tüvit takımları bu kez modellerin üzerine oturan, kabarık kollar ve pırıltılar eklenmiş halleriyle karşımıza çıktı. Üstelik bu koleksiyondaki parçaların içinde soyulmuş tahta parçaları da katılmış. Lagerfeld ahşaptan kuş, yaprak ve arı desenlerinde ve kristal yusufçuk ve böcek şekillerindeki broşlarında da görebileceğimiz gibi doğanın güzelliklerine gönderme yapıyor. Bunların yanı sıra Chanel’in Couture podyumunda transparan ve taş işlemeli versiyonları da bulunan prensesvari duruşuyla çok sayıda pelerinin olması öne çıkan detaylar arasında. Lagerfeld’in defilesinde Sam McKnight’ın elinden çıkan saçlar ve göz makyajları ilhamını Picasso’nun heykellerinden alıyordu. İlk kez gördüğümüz çiçek desenli elbiselerle tasarımcı, çiçeklere de yer vermeye başlayacağının sinyalini vermiş oldu. Lagerfeld’in yeni, ekolojik vizyonuna uygun olarak tahta platform topuklar eklenmiş klasik ayakkabılar ve 90’larda kullanılan küçük kumaş çantaları geri getirmeye çalışıyor gibi.

Bouchra Jarrar 2016 İlkbahar/Yaz Haute Couture koleksiyonunda mix&match yöntemini uyguladığı eklektik bir koleksiyon sundu. Jarrar militer ceket, yelek ve paltoların kürk yaka detayları ve deriyle birleştiği maskülen ‘look’larla karşımızdaydı. Militer detaylar ve renkler kumaş pantolonlarda da etkisini sürdürdü. Modellerin rahat ve açık bırakılmış saçlarıyla, makyajsız yüzlerindeki küçük sim detayları kombinlerle ters köşe yapıyordu. Geçtiğimiz sezon ilk gece elbisesini sunan, Couture koleksiyonlarında her zaman günlük giysileri odak noktası yapan ve bedene harika oturan pantolonlarda uzman olan Jarrar bu koleksiyonunda da aynı yolu izlemeye devam ediyor. Öyle ki birkaç tane olan şık elbiselerinde de ya maskülen detaylar yer alıyor, ya da elbiseler siyah deri postallarla tamamlanıyor. Ayrıca onun asimetriye olan sevgisini etek uçlarından rahatlıkla anlayabiliyoruz. Bunların dışında Bouchra Jarrar’ın koleksiyonunda altın renkte brokar parçalar ve dantel detaylar bu sezona özel değişiklikler olarak karşımıza çıkanlardan. Değinmeden geçemeyeceğiz; eğer Jarrar şık elbiselerin altına rahat ve maskülen postalların giyilmesini trend olarak getirebilirse çok memnun olacağız!

Couture denince aklımıza gelen gösterişli detaylar Stephane Rolland’ın İlkbahar/Yaz’16 Couture koleksiyonunu bir araya getiren en önemli unsurlardan. Klasik Couture geleneğini yansıtan parçalarda yine tasarımcının imzası haline gelen kocaman çiçekler, etek uçlarıyla kollarda iddialı fırfırlar ve bu konuda adeta uzman olduğunu herkese gösteren muntazam pliseli etekler koleksiyonun öne çıkanlarından. Etek uçlarını okşayan ve modern görünümlü parçalara romantik bir hava katan tüylerle, ipekli damaskodan yapılan pliseli eteklerin üzerindeki ‘nude’ süet parçaların diken detayları bu sezona özel taze bir yorum olarak karşımıza çıkıyor. Sezona özel yeniliklere ek olarak atletik formda ama zarif taşlarla işlenmiş ve taşlarla bezeli pastel renkte transparan kumaşlardan sırt detayları koleksiyonun en beğenilenleri arasında yer aldı.

14. Haute Couture koleksiyonunu tanıtan Julien Fournié’nin podyumu şu ana kadar Paris Moda Haftası’nın en renklisiydi. Farrah Fowcett’ın ikonik saç modeli, tasarımcının desenleriyle modern bir dokunuş kattığı retroya kaçan ‘look’larının tamamlayıcılarındandı. Adeta bir renk cümbüşü olan podyumda şeker pembesi, turuncu, mavi, mor ve yeşil baskın renklerden. Podyumda büyük çiçek desenleri ve rengarenk sim detaylarıyla süslenen parçalarıyla tasarımcı, günlük giyimdeki rahat ve sıradan parçaları da özelleştirerek Couture’a taşıyor. Ayrıca modellerin gözlerinin altına sürülen canlı renkler, yaratılan neşeli ‘look’larla uyum içinde görünüyor. Yıllardır Suudi Arabistan’ın kraliyet ailesinin favori tasarımcısı olan Julien Fournié’in yeni Couture koleksiyonundaki ustalık eserleri olan gece elbiselerine bu kez oralardan pek alıcı çıkmayacak gibi.

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir