Bir Ayasofya Hikayesi

Hollanda’da yaşayan Türklerin 1993’te başlattığı caminin yüzde 90’ı bitirildi. İşte Ayasofya Camisi’nin minaresinden kubbesine, ezan sesinden tuğlasına kadar türlü problemler çıkarılan zorlu hikâyesi…

Hollanda’nın başkenti Amsterdam’da yaşayan Türkler, 1993’te başladıkları cami hayalinde nihayet mutlu sona yaklaştı. Başkentin genelinde yaklaşık 40 bin Türk vatandaşının yüzde 70’inin ikâmet ettiği Kinker bölgesinde inşa edilen Ayasofya Camisi’nin yüzde 90’ı tamamlandı. 22 yıldır mahkeme salonları ve sokaklarda verilen mücadelenin ardından yükselen Ayasofya’nın ibadete açılması caminin içindeki eksikliklerin giderilmesi bekleniyor. SABAH’ın sorularını yanıtlayan Cami Derneği Başkanı Muhittin Aydın, “Kaba inşaatın yüzde 90’ını tamamladık. Hedefimiz martta camiyi ibadete açmak. Ancak büyük açılışı, cami içindeki süslemeleri tamamen bitirdikten sonra yapacağız. Şimdi bunun için para topluyoruz” dedi. Aydın, caminin açılışından sonra sorunlar yaşamamak için yoğun çaba sarf ettiklerini de belirterek, “Bölge halkını rahatsız etmemek için şimdiden herkese ‘camiye bisikletlerle gelin, park sorunu olmasın’ diyoruz” diye konuştu.

CEMAATİ KANDIRDILAR
Cami projesinde büyük mesai harcayan Hüseyin Gündüz ise zorlukları şöyle anlattı: “1993’te araziyi aldık. Ama araziye semt belediyesi de müşteriydi. Biz alınca tavırları sert oldu. Bankalarla anlaşmamızı bozdular. Arsa parasını kendi aramızda topladık. Bu kez kubbeli-minareli cami izni vermediler. Mahkeme süreçlerimiz başladı. Sokaklara döküldük. 1998’de cami izni çıktı. Planı çizdirttik. Ama minareyi onaylamadılar. Yine dava açtık. 2000’de projemiz onaylandı. Sonra cemaatin kandırılarak arsanın belediyeye satıldığı ortaya çıktı. Bir kez daha mahkeme süreci ve gösteriler başladı. Kasım 2011’de nihayet Yüksek Mahkeme lehimize karar verdi. ‘Her şey düzeldi’ derken, bu kez cami, çevre planlamasına aykırı bulundu. Bize bir kez daha sokaklar gözüktü. En sonunda 2013’te inşaata başladık ve cami şimdiki halini aldı.”

OSMANLI VE BATI SENTEZİ
Cami derneğinin eski başkanı olan Hüseyin Gündüz, bölge sakinlerinin Westernmosque olarak adlandırdığı camiye Ayasofya ismini verdiklerini söyledi. Gündüz, “Caminin mimarisi Osmanlı ve Batı’nın sentezi. Minare boyutu Amsterdam’daki en yüksek kilise kulesinden daha küçük olacak şekilde belirlendi ve 43 metre olarak onaylandı. Cami davamız hakkında Hollanda’da iki kitap yazıldı, birçok belgesel çekildi. Burada hakkımızda çok fazla haber yapılıyor. Hollandalıların tamamı karşı diyebilirim. Sadece Türkiye’yi bilenler daha ılımlı bakıyor. En çok ezanın sesli şekilde okunup okunmayacağını soruyorlar. Biz de ‘hayır’ diyoruz. Caminin dışındaki tuğlaların bile bölgedeki evlere uyumlu olması için yapmadığımız kalmadı” dedi.

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir